Sağlıklı ve ekonomik protein için bakliyat

Et ve et ürünleri gibi benzer protein seviyesine sahip alternatif gıda ürünlerine göre daha düşük maliyetli ve sağlık açısından faydalı olmalarına rağmen, ülkemizde olduğu gibi ABD’de de baklagiller yeterince tüketilmemektedir. Bu durumdan hareketle, 2025–30 ABD Beslenme Rehberi Danışma Komitesi, Protein Gıda Grubu’nda baklagillerin et, tavuk ve yumurtadan önce listelenmesini tavsiye etmiştir.
Bu tavsiyenin ülkemizdeki ilgili kurumlar tarafından da dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum. Nitekim Avrupa İstatistik Ofisi’nin (EUROSTAT) raporuna göre, temel protein kaynaklarına erişim sorunu yaşamada Türkiye Avrupa’da ilk sırada yer almaktadır. Üstelik Türkiye, OECD ülkeleri arasında en yüksek gıda enflasyonuna sahip ülkedir.
Bu doğrultuda, et ve et ürünleriyle eşdeğer protein seviyesine sahip olan bakliyat tüketimini özendirmeliyiz. Çünkü uzmanlar, yeterli proteine erişememenin yalnızca açlıkla ilgili olmadığını; aynı zamanda bağışıklık sistemini zayıflattığını ve hastalıklara karşı savunmasızlığı artırdığını vurgulamaktadır.
Ulusal Gıda Kompozisyonu Veri Tabanı’na (TÜRKOMP) göre 100 gram pişmiş bakliyatların protein değerleri 19 ila 26 gram arasında değişmektedir. Ayrıca, protein açısından zengin olmalarının yanı sıra demir, fosfor, çinko ve potasyum gibi mineraller ile lif bakımından da önemli bir kaynaktır. Kolesterol ve gluten içermezler. Yağ oranları düşüktür; bu nedenle dengeli beslenme ve sağlıklı yaşam açısından önemli bir rol üstlenmektedirler. Dünya genelinde yapılan birçok araştırmaya göre düzenli olarak gerçekleştirilen bakliyat tüketimi obezite, kalp hastalıkları, diyabet, böbrek rahatsızlığı ve bazı kanser türleri riskini azaltmaya yardımcı olmaktadır.
Ayrıca, benzer protein seviyesine sahip çeşitli gıdaların bir kilogramı ile yalnızca tek ya da birkaç pişirimlik yemek yapılabilirken; kuru fasulye, barbunya, nohut, kırmızı ve yeşil mercimek gibi bakliyatlarla 16 ila 18 porsiyonluk yemek hazırlanabilmektedir. Başka bir deyişle, bakliyatların porsiyon başına maliyeti daha düşüktür. Dolayısıyla daha ucuz, ekonomik ve sağlıklıdır. Birçok gıdaya kıyasla muhafazası daha kolaydır. Doğru saklanması halinde bozulma riski bulunmamaktadır.
Bakliyatın sahip olduğu tüm bu faydalar doğrultusunda, özellikle genç nesillerimiz başta olmak üzere toplum genelinde geniş kapsamlı bir bilinçlendirme ve farkındalık çalışması yürütülmesi yararlı olacaktır. Bu amaçla Tarım ve Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve RTÜK iş birliğiyle hazırlanacak kamu spotları; bakliyatın besleyici değerini ve ekonomik avantajlarını vurgulayan etkileyici mesajlarla toplumun her kesimine ulaşabilir. Ayrıca gençlere yönelik sosyal medya kampanyaları, okullarda beslenme eğitimleri ve televizyonda yayınlanacak kısa, ilgi çekici videolar aracılığıyla bakliyat tüketimi teşvik edilebilir. Bu tür bilinçlendirme çalışmaları hem sağlıklı hem de ekonomik beslenme alışkanlıklarını güçlendirmek açısından etkili olacaktır.